Yine bir filmden, bir sahneden etkilenerek düştüm yollara. Bu kez film aslında Toscana’da geçiyordu ama filmin kahramanı Positano’ya gitti ve şehre bir balkondan bakarken beni filmin içine çekti. İşte öyle bir balkondan bakmak için bu kez rota Roma’dan güneye; Amalfi sahilleri olarak duyulan, Salerno şehrinin sahillerindeki küçük kasabalara çevrildi: Positano, Praiano ve Amalfi.
Positano, 20. yy’ın başlarında fakir bir balıkçı kasabasıymış ta ki 1953 yılında John Steinbeick Harper’s Baazar dergisinde burayı rüya gibi bir yer olarak anlatıncaya kadar. Ardından yerli ve yabancı turistler için cazip bir bölge haline gelmiş. Positano, komşu kasaba Amalfi kadar ünlü değil ama bence bu sahil şeridinin en güzel şehri o.
Positano’nun en güzel özelliği denizden yükselen bir dağın yamacında olmasından dolayı, her noktasından müthiş bir manzara sunuyor olması belki de. Binalar ve oteller birbirini engellemeyecek bir yapıda kurulmuş ve böylece neredeyse her balkondan bu manzarayı görmek mümkün. Bu nedenle de bu güzel kasaba doğa ve İtalyan mimarisinin güzelliğinin birleşimi ile romantizmin doruklarına çıkarıyor insanı.
Positano’dan biraz daha güneye gidildiğinde Praiano adında küçük bir başka kasaba ile karşılıyorsunuz. Positano gibi tamamen deniz kenarında kurulmamış, daha dağınık bir şekilde yer yer deniz kenarında, yer yer yolun üst tarafında denizden uzakta kurulmuş.
Bu da tipik bir Praiano balkon manzarası, deniz ile içe içe neredeyse. Praiano ismi de latincede açık deniz anlamına gelen “pelagium” kelimesinden geliyormuş. Bir zamanlar Amalfi Cumhuriyeti olarak ayrı bir devlet iken bu bölge, Praiano devlet erkanının yazlık evlerinin olduğu bölge imiş.
Ve biraz daha güneyde dillere destan Amalfi’ye varıyoruz. Amalfi, bir zamanlar Amalfi Cumhuriyeti olarak bilinen özerk bölgenin başkentiymiş. 839-1200 yılları arasında ise Akdeniz’in ticaret merkezi olarak büyük bir güce sahipmiş. Amalfi’nin yazılı tarihteki ilk kaydı 6. yy’da ama güçlenmeye başladığı dönem 9. yy olmuş.
Amalfi’nin dar sokakları deniz ile dağın eteği arası küçük de olsa düz bir alana yayılıyor. Diğer kasabalara nazaran daha düz olduğunu söyleyebiliriz.
Bu kasabalarda gezmeniz için görmeniz gereken turistik yapılara ihtiyacınız yok bana göre. Zaten bunun için her kasabanın rehber sayfasında sadece bir kiliseden bahsediyorlar. Asıl bu kasabaların sokaklarında yürürken tarihi hissetmek, yemek kokusunu almak, bir tepeden denizi seyretmek, dağları seyrederken rüyalara dalmak ve sabah muhteşem bir manzaraya karşı gözlerini açmaktır bence Amalfi sahillerinin keyfi ve güzelliği. Açık denizin huzuru, güneşin enerjisi ve limon bahçelerinden gelen kokular eşliğinde, İtalyan misafirperverliği ile kahvaltı yapmaktır.
Positano ve diğer şehirlerin yani aslında bu bölgenin limonu İtalya’nın ve hatta kimilerine göre dünyanın en iyi limonları. İtalyanların geleneksel içkilerinden (likör) “limoncello” bu bölgede doğmuş. Sıcak yaz akşamlarına buradan alacağınız Limoncello ve Limoncream tatilden esintiler getirebilir.
Ve sona sakladığım bir konu: yol! Sahil yolu ve özellikle de otobandan çıkıp sahile gelene kadar aldığınız yol oldukça zor bir yol. Fazlasıyla dar ve inanılmayacak kadar çok sayıda keskin viraja sahip. Bu nedenle eğer araba kiralamayı düşünüyorsanız şoförün çok deneyimli ve dikkatli olması şart. Asıl güzeli ki ben bir daha gidecek olsam kesinlikle onu tercih ederim; deniz yolu ile ulaşmak ve bu kasabalar arası ulaşımı da yine küçük teknelerle sağlamak. Böylece yolda yaşanacak stresi de tamamen tatilin parçası olmaktan çıkarırsınız.
Sezon dışında gitmek isterseniz 15 Nisan’dan önce gidilmemeli. Bu zor yollarda bir de yağmur ve fırtınaya yakalanmak tarifi mümkün olmayan korkulara neden olabilir. Zaten güneş olmadan hiçbir tadı olmayacaktır buraların. En yakın havalimanı Napoli’de ama Roma üzerinden Napoli’ye 2 saatte ulaşmak mümkün.
Bu yazı daha önce 15093 kez okundu!
Merhaba,
Oralara kadar gitmişken bir de Ravello’ya da uğrasaydın 🙂
http://dunyakucukbenbuyuk13.blogspot.com.tr/2013/07/ravello.html
Merhaba,
Öyle bir niyetimiz vardı aslında, otobandan sahile indiğimiz yol üzerindeydi Ravello ama Ravello için arabayı park edecek yer ararken Amalfi’ye vardık 🙂
Bir dahaki seferlere artık.